Yolculuğuma hoş geldiniz; tarih, felsefe ve derin kişisel deneyimlerle dokunmuş bir yaşam öyküsüne. Ben Dr. Feride Durna insan kimliğinin derinliklerini keşfetmeye ve kültürel ile duygusal sınırları aşan anlamlı bağlar kurmaya adanmış bir ruhum.

<— Previous

Göç ve dayanıklılıkla yoğrulmuş bir ailede dünyaya geldim; köklerim Türkiye ve Almanya'ya uzanıyor, bu iki kültür kimliğimi derinden şekillendirdi. Ailemin hikayesi, kaos ve uyum, sevgi ve kayıp, mesafe ve özlemle dolu. Bu deneyimler bana derin bir empati ve affetme yeteneği kazandırdı; bu özellikler hem işimde hem de kişisel hayatımda derin bir yer tutuyor.

Çocukluğum, kültürel bir ikiliğin içinde geçti; çoğunluğu Alman-Hristiyan olan bir toplumda Türk-Müslüman bir kız olarak var olmanın zorluklarını deneyimledim. Bu yolculuk, kimlik ve aidiyetin özünü anlama arayışımı tetikledi. Varlık ve amaca dair sorular her zaman yolumu aydınlattı, beni tarih, felsefe ve manevi bilinç alanlarına yönlendirdi.

Akademik olarak, insan varoluşunu anlama tutkumla Heidelberg'de felsefe ve tarih eğitimi aldım, Barcelona'da doktora derecemi tamamladım. Özellikle soykırım çalışmaları üzerine yaptığım derinlemesine araştırmalarla akademik yolculuğumu zenginleştirdim; bu çalışmalar, tarihsel verilerdeki gizli kalıpları ortaya çıkarmama ve alana yeni bakış açıları kazandırmama vesile oldu.

Profesyonel yaşamımda birden fazla şapka takıyorum. Bir tarihçi olarak, geçmişi araştırarak bugüne ve geleceğe ışık tutuyorum. Bir terapist ve koç olarak, bireyleri öz keşif ve iyileşme yolculuklarında destekliyorum; bu süreçte, kendi kültürel ve kişisel zorlukları aşma deneyimlerimden ilham alıyorum. Yaklaşımım, mindfulness, meditasyon ve aile dizimi terapisiyle bütünleşerek, iyilik haline dair kapsamlı bir anlayış sunuyor.

Akademik ve terapötik rollerimin yanı sıra, Almanya'daki IPS GmbH'nin yönetimini üstleniyorum; burada operasyonları denetliyor, iş eğitimi ve yönetim eğitimi veriyorum. Ayrıca, aile şirketimiz Exzellent GmbH'de iletişimci ve sunucu olarak görev yapıyorum. Bu roller, iş dünyası ve kişisel gelişim alanlarını birleştirerek, organizasyonlar içinde büyüme ve yeniliği teşvik etmeme olanak tanıyor.

"Sevgi Seyyahı", felsefemin özünü oluşturuyor. Bu, şefkati, anlayışı ve bağlantıyı yayma yolculuğunu simgeliyor. Bu yolculuk, beni Almanya’nın hareketli sokaklarından Orta Doğu'nun, Asya’nın, Afrika’ya kadim topraklarına götürdü; burada, çeşitli kültürlerin ve hikayelerin içine daldım. Bu deneyimler, empati duygumu derinleştirdi ve kültürel ayrılıkları aşan köprüler kurma kararlılığımı güçlendirdi.

Ailemin göç ve dayanıklılık hikayesi, sürekli bir ilham kaynağıdır. Büyük ebeveynlerimin Türkiye'deki göçebe köklerinden ve ailemin Almanya'ya işçi olarak göçüne kadar, bu anlatılar kimlik ve aidiyet anlayışımı şekillendirdi. Her hikaye, her mücadele ve her zafer, bugün olduğum kişiyi oluşturan unsurlar olmuştur.

Kişisel hayatımda, kültürel kimlik krizlerinden kişisel trajedilere kadar birçok zorlukla karşılaştım. Bu deneyimler, dayanıklılığımı sınamakla kalmadı, başkalarına rehberlik etme tutkumun da temelini oluşturdu. Meditasyon, NLP (Natural Language Processing) ve farkındalık yaratma yöntemler aracılığıyla, atalarımla derin bir bağlantı kurdum ve hayatı daha anlamlı ve huzurlu bir şekilde karşılamama olanak tanıyan bir iç huzuru buldum.

2023'te Türkiye'de yaşanan deprem, hayatımda önemli bir dönüm noktası oldu. O zamanlar "limanım" olan Barcelona'da yaşıyordum, ancak deprem bizim bölgemizde yaşandı ve bu olay gözlerimi açtı. Bu deprem, kökenlerime geri dönme ve ana limanımın Türkiye'de, İstanbul'da olması gerektiği yönünde derin bir değişim yarattı.

Bugün, tarih, felsefe ve terapötik koçluğun kesişim noktalarını keşfetmeye devam ediyorum; amacım, olumlu değişimlere ilham vermek ve daha derin bir anlayış yaratmaktır. Çalışmalarım, dayanıklılığın gücüne, şefkatin önemine ve kişinin öz benliğini kucaklamasının dönüştürücü potansiyeline bir kanıt niteliğindedir.

Bireyleri, organizasyonları, işletmeleri ve ulusları bu keşif ve dönüşüm yolculuğuna katılmaya davet ediyorum. Birlikte, kimliklerimizin derinliklerini keşfedebilir, geçmiş yaralardan iyileşebilir ve daha şefkatli ve bağlı bir dünya inşa edebiliriz. Kültürlerarası anlayışı, etik liderliği ve yenilikçi çözümleri teşvik ederek, bireylerin ve organizasyonların geliştiği ve toplumsal ilerlemenin empati ve iş birliği ile desteklendiği ortamlar yaratabiliriz. Gelin, birlikte köprüler inşa edelim, değişime ilham verelim ve birlik, barış ve paylaşılan refah ile dolu bir geleceğe katkıda bulunalım.

Next —>